Person of Interest

 

 

Gün geçtikçe hayatlarımıza birçok teknolojik cihaz yerleşti ve neredeyse artık bunlarsız yaşayamaz olduk. Akıllı telefonlar, bilgisayarlar, Fotoğraf makinaları, tabletler ve birçok farklı teknolojik ürün bunların hepsinin ortak yanı Bilgi (veri) üretmesi İngilizcesiyle data. Bu bilgileri çoğunu ilk zamanlar hafıza kartlarımızda ya da cihazlarını dâhili hafızlarında tutuyorduk. Fakat bir yerden sonra biz anı olarak ürettiğimiz bu bilgileri artık sosyal medya internette paylaşmaya ve hafıza kartlarımız yerine sunuculara depolamaya başladık. Sosyal medya dışında her site bizim hakkımızda bilgilerimizi bir şekilde toplamaya ve ona göre içerik göstermeye başladı. Google, Facebook ve bir çok büyük şirket bütün bu verileri toplamak için büyük yatırımlar yapıyor hatta normalde yıllık 1 TB drive için 15 dolar gibi ücret ödemek gerekirken Google fotoğraflar için sınırsız bir depolama alanı sunuyor. Son olarak toplanan veriler işlenip (Big Data)  ve çıkan verileri kullanıp satıyorlar. Lafı fazla uzatmadan asıl soruya gelmek istiyorum.

Bu ürettiğimiz verileri kullanıp bizim yapacaklarımızı önceden öngörebilen bir yapay zekâ geliştirilirse ne gibi bir güce sahip olabilir, bizim verilerimiz kullanarak bizi yönlendirebilir mi?

İşte Person Of Interst dizisinde ele alınan konu bu;

Uzman yazılımcı ve milyader olan Harold finch, 21 eylül saldırasından sonra,  USA hükümeti, saldırıları önceden görebilen bir yapay zeka tasarlanmasını istenir ve bu  istek doğrultusunda Harold Makine’’yi yapar. Fakat Makine’nin beklediğinden daha iyi çalışıyordu ve sadece USA karşı olan tehditleri değil; normal insanlara karşı olan tehditleri de öngörmeye başlıyor. Ve bunu fark eden Finch,”

– Biz bu Makine’yi öylesine birilerini kurtarmak için inşa etmedik. Herkesi kurtarmak için inşa ettik. “
-Harold Finch

 

Diyerek Makine’nin verdiği sosyal güvenlik numaralarını, Relavant(ilişkili), Irrelavant(ilişkisiz) diye iki listeye ayırıyor. İlişkisiz listeyi Makine her gece 00.00 da siliyor; ilişkili listeyi ise hükümete yönlendiriyor. Fakat hata yaptığını fark eden Finch, ilişkisiz kişileri kurtarmak için fiziksel müdahalede bulunabilecek bir ortak aramaya başlıyor. Ve bu aşamada John Reese uygun bir aday olduğunu fark eden Harold, ona bir teklif de bulunuyor. Bu şekilde ilişkisiz listede olan insanları kurtarmaya başlıyorlar.

“ben size bir iş teklif ettim Bay Reese, hiç bir zaman bunun kolay olacağını söylemedim.
-Harold Finch

Ana  Karakterler

Harold Finch; Küçük yaştan beri makinelere ve bilgisayar biliminde yeteneklidir; MIT mezun olmuş olup, sınıf arkadaşı Nathan Ingram ile birlikte bir Teknoloji şirketi kurarlar Kurdukları şirketten dolayı milyoner olan Harold Finch, Makine’nin admini olarak karşımıza çıkıyor. Birçok sisteme sızabilen Harold, bilgiye ulaşmak konusunda uzmanlaşmıştır.

“Farkındayım Bay Reese, benim sizin hakkında bildiklerimle sizin benim hakkımda bildikleriniz arasında bir mübayenet var. Bu boşluğu mümkün olduğu kadar çabuk kapatmaya çalıştığınızı biliyorum. Ama şunu söylemeliyim ki, ben gerçekten özel biriyim. Diye kendini tanımlayan  Harold, dizideki en gizimli karakterdir.

John Reese; bir çok üst düzey güvenlik servisinde çalışmış eski bir askerdi, ve işinde çok iyi olan John, eski meselelerden dolayı işini bırakmış ve hayatında çok sevdiği bir kadını kaybetmenin verdiği acıyla birlikte

 “- Sizi hayata bağlayan o kişiyi bulduğunuzda bambaşka biri olursunuz. Daha iyi biri. Ama o kişi sizden alındığında
O zaman neye dönüşürsünüz? “
-John Reese

 

amaçsız bir şekilde New York sokaklarında bir evsiz olarak ilk olarak karşımıza çıkıyor. Dizininin ana olay olgusunu ve karakterlerini tanıttığıma göre şimdi biraz daha Makine’nin üstünde durmak istiyorum.

 

Makine’, Dünya çapındaki bütün telefon aramalarını, mesajları, kameraları ve aklımıza gelecek bütün açık devre sistemlerinde ki bilgileri alıp analiz ediyor. Bu analizinin sonucunda tehdit altında olan kişileri ya da tehdit eden kişileri bulup listeliyor. Makine sadece listelenen kişilerini sosyal güvenlik numaraları veriyor, sebebi ise Harold, Makine’yi herhangi bir bireyin verilerini açığa çıkması önlemek için aldığı bir tedbirdi. Makine çok güçlü bir silahtır, eğer biri kendi amaçları doğrultusunda kullanabilirse, bir tanrı moduna erişmiş gibi oluyor. Bu modla insanlar her şeyi bileceğin, her şeyi öngörebileceğin ve her şeyi yapabileceğin bir konuma sahip oluyorlar. Makine’yi, özel yapan şey bir diğer şey insanın tehdit unsuru olup olmadığını anlayabilmesidir. Bunu anlayabilmesi için insanları anlaması gerekiyordu ve Makine’ye bunu Harold’un yardımlarıyla birlikte insanları gözlemleyerek öğrenmiş bulunuyor. Ve belki bu yüzdendir ki bizi öldürmeye çalışan bir yapay zekaya dönüşmemesi.

Harold Finch: Yıllarca onca insanı gözlemledin; peki bir şey öğrendin mi?

Makine; Öğrendim.. “Herkes yalnız ölür. Ama biri için değerliysen… Birine yardım eder veya birini seversen ve tek bir kişi bile seni hatırlarsa, belki de hiç ölmezsin bile.”

Dizi hakkında ki kendi düşüncelerim; dizinin kurgusu gerçekçi bir yapıya sahip çünkü Makine’ gibi bir yapay zeka yapılmış olabilir günümüzdeki bu teknolojilere devasal paralar harcanıyor. Ve bu dizinin en çok sevdiğim kısmı ise içeriğinde birçok farkındalık yaratan sahne ile dolu olmasıydı bu sahneler sosyal psikolojiden tutunda matematiğe kadar birçok alanda dikkate değer kısa ve öz bilgiler vermesi. Ve hem polisye hem bilmkurgu hem de aksiyon dolu bir dizi olduğu için kendinizi direk diziye kaptırıyorsunuz

Son olarak Dizi replikleriyle bitirmek istiyorum.

Dizi replikleri;

 

  • insanlar için en mühim an, gerçekten kim olduklarını keşfettikleri an; genellikle son anlarıdır.
  • Bilgiyi kim kontrol ederse, geleceği de o kontrol eder.
  • Belki de benim yapmam gereken, iyi insanların yapamadığı bir şeydir.
    Belki de aslında hiç iyi insan yoktur.Belki de yalnızca iyi kararlar vardır.
                                                                                              – Harold Finch
  • Ne aradığınıza dikkat edin yoksa aradığınızı gerçektende bulursunuz.
  •  Başımıza gelecekleri seçemeyiz..
    Yalnızca zamanı geldiğinde, nasıl davranabileceğimizi seçebiliriz..
Harold Finch: sana satranç öğretmemi istedin ve öğrettim. yararlı bir zihinsel aktivite. yıllar boyunca bir çok düşünür onun büyüsüne kapıldı. ama ben oynamaktan zevk almıyorum, nedenini biliyor musun?
Makine: hayır.
Harold Finch: Çünkü; hayatın çok az anlamının olduğu bir zamanda doğmuş bir oyun olduğu için. ve herkes bazı insanların diğerlerinden daha değerli olduğuna inanıyordu. şahlar… ve piyonlar…ben hiç kimsenin bir başkasından daha değerli olduğunu düşünmüyorum. vermek zorunda olacağın kararları kıskanmıyorum. bir gün ben gitmiş olacağım ve senin de konuşacak kimsen kalmayacak.Ama hiçbir şey hatırlamasan bile, lütfen şunu unutma; satranç sadece bir oyundur. ve gerçekte insanlar, birer taş değildir. ve bazılarına diğerlerinden fazla değer veremezsin. insanlar; ne benim için, ne de başkası için feda edebileceğin şeyler değillerdir.Öğrenmen gereken ders;
Bu dünyaya satranç oynuyormuş gibi bakan herkes, kaybetmeyi hak eder.
Burak Nayir Yazar:

6 Yorum

  1. fortus
    31 Mayıs 2018
    Yanıtla

    Heyecanla takip ediyoruz Hocam

    • Burak Nayir
      31 Mayıs 2018
      Yanıtla

      Teşekkür ederim 🙂

  2. Ömer
    29 Temmuz 2018
    Yanıtla

    Burak Hocam yazılarınızı beğenerek okuyoruz, devamını bekliyoruz. Bu arada yeni tema çok yakışmış 🙂

    • Burak Nayir
      30 Temmuz 2018
      Yanıtla

      teşekkür ederim 🙂

  3. Nevermind
    3 Eylül 2019
    Yanıtla

    bu dizi karekter, kurgu, oyunculuk, senaryo açısından efsaneydi ya. en sevdiğim sezon 4. sezondu daha güzel bir finali hakkediyordu ama olmadı. bu dizinin kalbimde yarattığı boşluğu bir türlü dolduramıyorum. en azından böyle bir güzel diziyi izleyabildik bu da iyi bir şey.

    • Burak Nayir
      8 Eylül 2019
      Yanıtla

      Person of Interst yerini ben de dolduramıyorum 🙁 son sezon daha uzun olabilirdi belki. Teşekkür ederim yorum için 🙂

Burak Nayir için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir